Küresel yün pazarının en güçlü oyuncusu Woolmark, yün üreticilerini, tedarik zincirini ve markaları yün endüstrisi için sürdürülebilir bir gelecek sağlamak üzere bir araya getirmeyi amaçlayan bir vizyon olan Woolmark+’ın lansmanını yaptı. Bu, düzenleyici ve tüketici baskısı arasında sürdürülebilir uygulamaları benimsemeye yönelik artan taleplerle karşı karşıya olan küresel moda endüstrisi için kritik bir anda önemli bir adımı temsil ediyor.
Woolmark+ düşük etkili üretimi hızlandırmayı, döngüselliği teşvik etmeyi ve hayvan refahını ve yün üreticilerinin geçim kaynaklarını geliştirmeyi hedefliyor. Yol haritası, doğanın yenilenmesini güçlendirmeyi, karbon emisyonlarını azaltmayı ve üretkenliği optimize etmeyi amaçlayan 13 pratik girişimi ortaya koyuyor. Bu yaklaşım, sadece yün üreticilerinin iş hedeflerine ulaşmalarını desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda markaların Kapsam 3 emisyonlarını azaltma ve tedarik zinciri sürdürülebilirliğini destekleme konusundaki artan taahhütleriyle de uyumluluk gösteriyor.
Woolmark+’ın öne çıkan girişimleri arasında yerleştirme programı, hayvancılıkta metan emisyonunun azaltılması, doğa dostu çiftçilik spesifikasyonu, doğa dostu etki programı ve Woolmark geri dönüşümü yer alıyor.
Net sıfırın ötesinde, doğa-pozitif bir bakış
Karbonla ilgili dar bakış açısından kaçınarak ve doğa-pozitifliği hedefleyerek, Woolmark yün yetiştirmenin hem doğa hem de geçim kaynakları için ortak faydalarını vurguluyor. Doğa-pozitif, 2020’deki bir temel çizgiden yol çıkarak, karbon tutma, biyolojik çeşitliliğin iyileştirilmesi ve geçim kaynakları faydaları için optimize edilmiş restorasyon yaklaşımlarıyla 2030’a kadar doğa kaybını durdurmak ve tersine çevirmek olarak tanımlanıyor.
“60 yılı aşkın deneyimiyle Woolmark, tekstil sektörünün inceliklerini anlıyor ve ekonomik refahı olumlu ekolojik ve sosyal etkiyle uyumlu hale getirerek başarısını ilerletmeye kendini adıyor” açıklamasında bulunan The Woolmark Company Genel Müdürü John Roberts; “Avustralya’daki yün üreticileri 65 milyon hektardan fazla arazinin bekçiliğini yapıyor ve düşük emisyonlu, doğa pozitif bir pazara küresel geçişte kritik bir rol oynayabilirler. Yün sektörünün net sıfır hedeflerinin ötesinde biyolojik çeşitliliği destekleme ve geliştirmedeki rolünü göstermek için doğaya olan bağlılıklarının iyi tanınması ve desteklenmesi gerekiyor” dedi.
Woolmark+, yün üreticileriyle birlikte herkesin yararına olacak şekilde tasarlandı
Woolmark+ özünde, yün üreticilerinin doğanın koruyucuları olarak geçim kaynaklarını desteklemeye odaklanıyor. Araştırma, eğitim ve yeni araçlar ve yatırım yollarının geliştirilmesi yoluyla, girişimler yün üreticilerinin iklim dayanıklılığını artırmalarına, karbon emisyonlarını azaltmalarına, biyolojik çeşitliliği teşvik etmelerine ve hayvan refahını ilerletmelerine yardımcı oluyor. Karbon Depolama Ortaklığı, Woolmark’ın yün üreticilerinin sera gazı (GHG) emisyonlarını azaltırken biyolojik çeşitliliği inşa etmeleri ve üretkenliği artırmaları için etkili ve uygun teknikleri belirlemek üzere iş birliğinde nasıl yatırım yaptığına dair sadece bir örneği oluşturuyor. Projenin 2025 yılında tamamlanması planlanırken; çiftlik içi modelleme halen daha devam ediyor. Çeşitli bölgesel alanlar için ise vaka çalışmaları tamamlandı.
Yol haritası, çevresel yöneticiliğin yanı sıra, yün talebini güvence altına alırken döngüselliği ilerletmeyi amaçlayan tedarik zinciri programlarının geliştirilmesi yoluyla bütünsel, doğa dostu bir yaklaşımı teşvik ediyor.
