Uzun yıllardır Rusya-Ukrayna arasında yaşanan gerilim, 2014 yılındaki Kırım’ın Rusya tarafından ilhakı ve aynı yıl Donbas bölgesindeki Rus nüfusun ağırlıkta olduğu ayrılıkçı Luhansk ve Donetsk’in bağımsızlık ilanlarından sonra tekrar alevlendi. 24 Şubat tarihinde Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısıyla başlayan Rusya-Ukrayna savaşı, küresel pazarda kısa ve uzun dönemde dengeleri değiştiriyor. Ukrayna’nın yıkılan altyapısı ve savaştan kaçan insan göçü ile Rusya’nın da çatışmayı başlatan taraf olarak yaşadığı uluslararası yaptırımlar nedeniyle küresel ticarette güç kaybetmesi bekleniyor. Her iki ülke ile güçlü ticari bağları olan Türkiye’nin tarafsız bir siyasetle hareket etmeye çalışması ve kayıpları en aza indirerek uzlaşı bulma çabaları takdir toplamakla birlikte, ülkenin hem ithalat hem de ihracatında bunun olumsuz etkilerini doğrudan yaşaması da kaçınılmaz görülüyor. Türkiye’nin Rusya ile dış ticareti 2021 yılında 32,5 milyar dolar değerini görürken, bunun 27.5 milyar dolarını başta doğal gaz olmak üzere Rusya’dan ithalat oluşturuyor. Ukrayna ise 2 milyar 900 bin dolarlık ihracat ve 4 milyar 500 milyon dolarlık ithalat rakamı ile Türkiye’nin gelişen ticari partnerleri arasında bulunuyor.
Toplam dünya ticaretinin %4.43’ünü temsil eden tekstil sektörü de bu son gelişmelerden payını alıyor. Her iki ülkeyle de güçlü ilişkileri olan Türkiye, Rusya’ya karşı yaptırımlara da katılmayarak, savaştaki tarafsız konumunu korurken, 2020 yılında dünya tekstil ihracatında 5. sıraya yükselen Türk tekstil, hazır giyim ve deri sektörleri ise Rusya ve Ukrayna ile olan mevcut ticari ilişkilerinde savaşın yansımalarını şimdiden görmeye başladı. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrasında bölgeden Türkiye’ye tekstil, hazır giyim ve deri ürünleri siparişlerinde iptal ve ertelemeler olurken, sektörün önemli aktörlerinden konuya ilişkin açıklama ve duyurular peş peşe geliyor. Türkiye tekstil sektörü için önem taşıyan her iki pazarda yaşanan bu gelişmeler, gelecek dönem için de endişe ve belirsizlik yaratıyor.
Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Türk tekstil sektörünün genel tablosu
Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının ardından sektörün önemli oyuncularından gelen açıklamalar ve son gelişmeler şu şekilde özetlenebilir:
Bu içerik sadece üyelere açıktır.
Şubat ayında Kiev’de düzenlenen Kyiv Fashion ve Moskova’daki Collection Première Moscow fuarlarında Türk firmaları çok sayıda iş bağlantıları yapmıştı. Rusya’nın Ukrayna topraklarına girmesiyle ise her iki ülkeden de sipariş iptalleri gelmeye başladı. TOBB Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sanayii Meclis Başkanı Şeref Fayat, şimdiye kadar yaklaşık 200 milyon dolar değerinde iptallerle karşı karşıya olduklarını açıklayarak, bu durumun devam etmesi halinde bunun 1 milyar doları geçebileceğini söyledi. İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak ise, sipariş iptalleri arasında halihazırda üretilmiş ancak ödemesi henüz yapılmamış ürünlerin de bulunduğunu aktardı ve iptal edilen yüz binlerce çift ayakkabı ve binlerce deri ceket olduğunu dile getirdi.
Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği (LASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Giyasettin Eyyüpkoca Laleli’nin yıllık ticaret hacminin yarısını Ruslar ve Ukraynalıların sağladığını belirterek; “Yeni sezon için üretime başlamıştık ama artık hepimiz durduk” dedi.
LASİAD ayrıca, bölgemizde bulunan Ukrayna Vatandaşlarına ülkelerine dönünceye kadar otellerde konaklama konusunda destekte bulunacaklarını açıkladı, üyelerine ise; “Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan mevcut süreç nedeniyle, bölgeye ihracatınızda yaşanabilecek tüm sorunlarınız hakkında bizimle iletişime geçebilirsiniz” çağrısında bulundu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Ukrayna ve Rusya’ya ihracat operasyonları etkilenen üyelerinin yaşadıkları problem ile talep ve önerilerini iletmeleri için kendi bünyesinde bir kriz masası kurdu.
Rusya’da 650’nin üzerinde mağaza ile faaliyet gösteren Türk markalarının da para transferi konusunda sıkıntı yaşadığı ve gümrükteki malların transferi ile ilgili bilinmezlik olduğu bildirildi.
Türk hazır giyim mağazaları LC Waikiki, Colin’s, English Home ve DeFacto Ukrayna’da bulunan mağazalarını güvenlik nedeni ile kapattı. Ayrıca bölgedeki büyük organize Türk perakendecilerin yeni mağaza açılışlarını askıya aldığı bilgisi verildi.
Öte yandan sektörün Polonya, Belarus, Moldova ve Romanya gibi bölgeye yakın pazarlarla olan ticari ilişkilerinin de son gelişmelerden olumsuz etkilendiği belirtildi.
Her iki ülke de Türk firmaları için önemli pazarlar
2021 yılında 20 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştiren Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörü, 2022 yılının ilk iki ayında da 3,4 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaştı. TİM verilerine göre 2021 yılında Rusya’ya hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı 286,5 milyon dolar, tekstil ve ham maddeleri ihracatı ise ortalama 298 milyon dolar değerinde gerçekleşti. Aynı dönem Rusya’ya yaklaşık 133 milyon dolarlık deri ve deri mamulleri ihracatı yapıldı. İDMİB 2021 yıllık raporuna göre, Türkiye’nin 2021 yılındaki toplam deri ve deri ürünleri ihracatının %32,9 artışla 224,5 milyar dolara çıkarken, bu toplam içinde Rusya %7,7 paya sahip olarak Almanya’dan sonra ikinci sırada yer aldı. Rusya’ya deri ve deri ürünleri ihracatı bir önceki yıla göre %31,5 artışla 133,1 milyon dolara yükseldi. 2021 yılında Türkiye, Ukrayna’ya yaklaşık 20 milyon dolarlık deri ve deri mamulleri ihracatı; 173 milyon dolarlık hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı; 115 milyon dolarlık tekstil ve ham maddeleri ihracatı yaptı. Öte yandan geçtiğimiz yıl Rusya ve Ukrayna’ya yapılan toplam 1 milyar dolardan fazla ihracatın, özel faturalı ihracat, diğer bir adıyla bavul ticareti ile birlikte yaklaşık üç katından fazla olduğu dile getiriliyor.
Türkiye’nin Rusya ile yürürlükte olan bir serbest ticaret anlaşması (STA) bulunmazken, Ukrayna ile STA’sı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 3 Şubat 2022’de ülkeye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında imzalandı, ancak henüz yürürlüğe girmedi.
Gaziantep’teki ayakkabı üreticileri yeni pazar arayışında
İstanbul’un tekstil merkezlerinden Laleli’nin yıllık ticaret hacminin yarısını oluşturan Rusya ve Ukrayna, ayakkabı sektörünün de en önemli pazarları arasında yer alıyor. Türkiye’nin en büyük ayakkabı üretim merkezlerinden Gaziantep’teki ayakkabı üreticileri, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşının sektörü derinden etkilediğine dikkat çekiyor. Döviz krizi, enflasyon rakamları ve artan enerji maliyetleri gibi mevcut sıkıntılara ek olarak yaşanan bu son gelişmeler üreticileri yeni pazar arayışlarına itiyor.
Türkiye ve Gaziantep olarak en çok ürün sattıkları 3 pazardan bir tanesinin Ortadoğu bölgesi ile Rusya ve çevresi, Avrupa ve bölgesi olduğunu söyleyen Gaziantep Ayakkabıcılar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Emin İnce, savaş nedeniyle Afrika pazarında yeni müşteri arayışına gireceklerini belirtti. Bu anlamda Gana ülkesini hedeflediklerini açıklayan İnce, ayrıca İtalya’daki Türk Ticaret Merkezinde de kendilerine yer açtıklarını aktardı. İnce bu süreçlerin sezonluk anlaşmalarla ilerlediğine ve kısa vadede gerçekleşmediğine dikkat çekerek, Rusya bölgesine yönelik yapılan ürünlerin Afrika ve Avrupa pazarına uygun olmadığı için bu pazarlara yeni bir koleksiyon hazırlamak gerektiğinin altını çizdi.
“Savaş bittikten sonra iki ülkenin en önemli tedarikçi ülkesi olacağız”
2021 yılını 1 milyar 726 milyon dolarlık ihracatla kapatan deri ve deri mamulleri sektörü için her iki ülke de önemli pazarlar arasında yer alıyor. Deri ve deri mamulleri sektörünün çatı örgütü İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkan Yardımcısı Güven Karaca, alternatif pazarların önemini vurgulayarak; “Dünyada tüketimin olduğu her bölgede var olabilirsek, bir bölgede aniden beliren krizlerden çok daha az etkilenmiş oluruz” dedi. Karaca; “Bundan 7 yıl önce Rusya ile yaşadığımız uçak krizinden bu yana Avrupa bölgesine gerçekleştirdiğimiz ihracatın ciddi anlamda arttığını görüyoruz. Şu anda yaşanan savaş sadece bizim sektörümüzü değil dünya ticaretini olumsuz etkiliyor. Bölgeden sipariş iptalleri yaşıyoruz. Daha da ötesinde Rusya’ya gönderdiğimiz ürünlerin parasını tahsil edemiyoruz. Bana göre bu savaş bittikten sonra iki ülkenin en önemli tedarikçi ülkesi olacağız. Yeter ki bu dönemi en az hasarla atlatalım” diye konuştu.
Ukrayna tekstil endüstrisi üretiminin %80-90’ını ihraç ediyor
Yaklaşık 46 ülke ile 19 serbest ticaret anlaşması bulunan ve Avrupa’nın buğday ambarı kabul edilen Ukrayna, tekstil üretiminin %80 ila %90’ını ihracata yönelik gerçekleştiriyor. Toplamda 2 bin 500’ün üzerinde tekstil üretim atölye/fabrikasına sahip ülke, hızla gelişen hazır giyim ve ayakkabı endüstrisinde rekabetçi üretim maliyetleri ile Merkez ve Doğu Avrupa’nın yanı sıra Türkiye’ye de güçlü bir rakip olma potansiyeli taşıyor. 2019 yılında 330 milyon dolar değerinde kumaş üretimi yapan Ukrayna, 16 binden fazla kişiyi istihdam ettiği 500’ün üzerinde kumaş üretim işletmesine sahip bulunuyor. Konfeksiyon ve ayakkabı üretimine bakıldığında ise, 2 binin üzerinde üretim firması ile 220 binden fazla kişiyi istihdam eden sektör, 2019 yılında 850 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Adidas, Hugo Boss, Marks & Spencer, Tommy Hilfiger, Zara gibi küresel pazarın en güçlü moda markalarının hali hazırda Ukrayna’da üretim merkezleri bulunuyor.
2018 yılında Ukrayna tekstil endüstrisinin en büyük ilk üç ihracat ülkesi sırasıyla; Almanya (218 milyon dolar), Polonya (96 milyon dolar) ve Danimarka (82 milyon dolar) olurken, Türkiye’ye de ihracat yapan Ukrayna, ülkemize aynı yıl yaklaşık olarak 16 milyon dolar değerinde tekstil ürünü satışı gerçekleştirdi. 2015 yılından itibaren Türkiye’nin Ukrayna’ya genel ihracatının düzenli bir şekilde arttığı görülüyor. 2019 yılında tüm ithalat kalemleri üzerinden Türkiye’den 2.15 milyar dolarlık ithalat yapan Ukrayna’nın bunlar arasında yer alan hazır giyim, örgü kumaş ve diğer tekstil ürünlerine ait toplam ithalatı ise 326 milyon dolar değerinde gerçekleşti. Ayrıca Ukrayna’da Türkiye’de üretilen hazır giyim ve konfeksiyon ürünlerinin satıldığı önemli sayıda hazır giyim mağazası da bulunuyor.
2019 yılı raporlarına göre Türkiye’nin Ukrayna’ya en fazla ithal ettiği ilk üç ürün grubunun kauçuklanmış (light rubberized) örme kumaşlar (44.2 milyon dolar), örme kazaklar (26.9 milyon dolar) ve örülmemiş erkek takım elbise (23.3 milyon dolar) olduğu görülüyor.
Rusya tekstil endüstrisi tekstilde yerli üretimi artırıyor
Genel olarak Rus hafif sanayi pazarının yaklaşık %30’unu yerli ürünler oluştururken, ülkenin tekstil ve konfeksiyon üretimini artırmaya yönelik bazı politikaları da bulunuyor. Rusya’da hafif sanayi içerisinde yerli üretimin payının 2025 yılına kadar %50 oranına çıkarılması hedeflenirken, tekstil açısından özellikle ülkenin petrol kaynaklarına dayanan sentetik elyaf üretimi ön plana çıkıyor. Öte yandan son yıllarda Rusya’daki kumaş üretimin de artış kaydettiği görülüyor.
Rusya’nın tekstil merkezi İvanovo’da 40’a yakın büyük, 2 bine yakın ise orta ölçekli tekstil işletmesi bulunuyor. Ayrıca bölgede dört Türk şirketi de faaliyet gösteriyor. 2000 yılında Rusya’nın tekstil üretiminde 749 bin olan istihdam sayısının yıllar içinde azalarak 2020 yılına gelindiğinde 85.2 bine gerilediği görülüyor. Rusya hazır giyim pazarı, 2020 yılında yaklaşık 30,5 milyar dolar civarında bir toplam gelir elde ederken, bunun en büyük bölümünü 16,6 milyar dolar ile kadın giyim, kalanını ise erkek ve çocuk giyimi oluşturdu.
OEC verilerine göre Rusya’nın 2019 yılında gerçekleştirdiği 407 milyar dolarlık genel ihracat içinde tekstil sektörü 1,41 milyar dolarlık paya sahip bulunuyor. Bunun 17,2 milyon dolarlık kısmının ise Türkiye’ye gerçekleştirildiği görülüyor. Rusya’nın aynı yıl toplam ithalatı ise 238 milyar dolar değerinde olurken, bunun yaklaşık 18 milyar dolarlık bölümünü tekstil ürünleri oluşturdu. En fazla ithalatı yapılan ürün grupları ise örgüsüz kadın elbise (1.41 milyar dolar), örülmemiş kadın palto (1 milyar dolar) ve örgü kazak (996 milyon dolarlık) oldu. Rusya’nın Türkiye’den ithalatı ise 706 milyon dolar değerinde gerçekleşti.
Bugün Rusya-Ukrayna savaşının tekstil ve giyim sektöründe yarattığı etkilere bakıldığında önümüzdeki dönemde Türkiye’nin bu ve yakın bölge pazarlarında bir belirsizlik olduğu görülüyor. Üreticiler bu süreci en az hasarla atlatmak için şimdiden yeni pazar arayışlarına girerek farklı çözüm yolları arıyor. Her iki ülkenin Türk tekstil sektörü için önemli pazarlar olmasının yanı sıra bölgeden gelen milyonlarca turistin de yurt içinde hazır giyim perakendesine önemli ölçüde katkısı oluyor.