Rusya’nın Ukrayna topraklarını işgaliyle başlayan savaş süreci Türk tekstil üreticilerini ve ihracatçıları olumsuz etkilemeye başladı. Bu bölgeye en yoğun ve canlı ticaretin merkezini Laleli ve çevresi oluşturuyor. 90’lı yıllarda küçük ölçekli bavul ticaretiyle başlayan süreç günümüzde kurumsal olarak da büyüyerek devam ediyor. Şubat ayı itibariyle başlayan Rusya-Ukrayna çatışmanın bir an önce bitmesi dileğinde bulunan Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği (LASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, Türkiye’nin her iki ülkeyle siyasi, ekonomik, ticari ve askeri alanlarda stratejik ilişkileri olduğuna dikkat çekti.
2021 yılında Rusya’ya 5,8 milyar dolar, Ukrayna’ya ise yaklaşık 2,5 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiklerini hatırlatan Eyyüpkoca, bu iki ülkeyle çok yoğun ticaretin olduğunu vurguladı. Eyyüpkoca; “Laleli bölgesi olarak tüm sektörlerimiz adına ticaret hacmimizin göz ardı edilemeyecek seviyede olduğunu dile getirmek isterim. Savaş ortamının uzaması elbette hem ihracatımızı hem de turizm yoluyla iç pazardaki satışlarımızı olumsuz etkileyecektir” dedi.
Bu içerik sadece üyelere açıktır.
Laleli bölgesi olarak 2022 yılına büyük ümit ve heyecanla girdiklerini ifade eden Eyyüpkoca, ihracat rekorlarını kalıcı ve sürdürülebilir kılabilmenin en büyük hedefleri olduğunu belirtti. Eyyüpkoca; “Biliyoruz ki, güçlü bir Laleli üretim anlamında güçlü bir Türkiye demek. Laleli’nin geleceğe dönük yatırımları asla bitmez. Ancak en küçük jeopolitik gelgitler dahi Laleli’yi olumlu ya da olumsuz direkt etkiliyor. Cumhuriyetimizin 100. Yılı olan 2023 yılında Laleli’yi ülkemizin ihracatta en büyük oyuncusu noktasına taşımak için çalışıyoruz” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Rusya’ya ihracatta Ukrayna yolu kapandı, ihracat maliyeti arttı
Çatışmaların başlamasını takiben bölgedeki fuarlarla birlikte birçok siparişin de iptal edildiği bilgisini veren Gıyasettin Eyyüpkoca, Ukrayna’ya kargoların tamamen durduğunu, Rusya’ya yapılan ihracatta ise kargoların çoğunlukla bu yolu kullandığını ve karayolu ile sevk edildiğini belirtti. “Şu anda Ukrayna üzerinden yapılan yüklemeler tamamen iptal edildi. İhracat bedellerinin tahsilinde sorunlar meydana gelmeye başladı” diyen Eyyüpkoca, tabloyu şöyle özetledi; “Bazı firmalarımız ihracat bedellerine bloke konulduğunu bildiriyor. Şu anda 1 dolar 110 ruble seyrinde ve rublenin dolar karşısında hızla değer artışı bizim de ihracat gelirlerimizi menfi yönde etkiliyor. Rusya’ya ihracatta kargolar şu anda Belarus üzerinden yapılmaya başlandı. Bu nedenle ihracatımız yaklaşık kilo başına 1 dolar daha pahalıya mal olmakta. Ayrıca Ukrayna üzerinden 7 günde Rusya’ya ulaşan ürünlerimiz Belarus üzerinden 12-15 günde ulaşabilmekte, yani teslim süremiz artmış bulunuyor.”
Rusya’ya ihracatta doğu ve batıda diğer komşu ülkeler üzerinden yapılacak ihracat için vergi muafiyetinin getirilmesinin bir çözüm olarak düşünülebileceğini ifade eden Eyyüpkoca, ayrıca bu iki ülkeden gelen gayri resmi mevduat getirimlerinin beyan esas alınarak ihracat kabul edilmesinin ihracatçıları rahatlatacağını savundu.
“TL-Ruble ticareti geliştirilmeli”
Türkiye ve Rusya arasında kendi para birimleri ile serbest ticaret bulunduğunu ve iki ülkenin TL-Ruble ile ticaret yapmasını ele alan anlaşmanın 4 Ekim 2019’da imzalandığını belirten Gıyasettin Eyyüpkoca, Türk bankalarının Rusya’nın SWIFT alternatifi SPFS’ye (Mali Mesajlaşma Sistemi) bağlantısının ve Rus MIR kartının Türkiye’de kullanımının daha da geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. Eyyüpkoca; “Ulusal para birimlerinde likidite sağlama seviyesini arttırmak için iki ülkenin ulusal pazarlarında Rus ve Türk ihraççıların borçlanma senetleri ihraç etme araçları geliştirilmeye devam edilmelidir. Batılı devletlerin Rus piyasasından çekilmesi Türkiye için büyük bir fırsat olmuştur. Türkiye için krizi fırsata çevirmek için aksiyon almanın tam zamanı olduğu düşüncesindeyiz. Bu sürecin altın yolu ise rublenin özgürce kullanılabilmesine olanak sağlamaktır” diye konuştu.
LASİAD olarak ihracatçıların gümrüklerde ve ödemelerde yaşadıkları sorunlar karşısında devleti ve yetkili kurumları bilgilendirdiklerini ve gerekli desteği sağladıklarını anlatan Eyyüpkoca, ayrıca ülkelerine dönemeyen Ukrayna uyruklu 400’den fazla vatandaşı da otellerde ağırladıklarını söyledi.
Küresel çapta Rusya’ya dönük yaptırımların artmasına karşın Türkiye’nin izlediği dış siyasetin ve adımların olumlu olduğunu belirten Eyyüpkoca, sözlerini şöyle tamamladı; “Mevcut yaptırımların Rusya açısından alternatif pazar arayışını genişleteceği öngörüsündeyim. Bu durumun ise Rusya’nın önemli ticari partneri ve müttefiki Türkiye için çok önemli bir kaynak yaratacağı düşüncesindeyim.”