Covid-19 pandemisinin yayılmasına karşı alınan hükümet önlemleri, günlük yaşamda bir dizi değişime sebep oldu. Yüz maskelerinin takılması, sosyal mesafe ve evden çalışma gibi uygulamalar, özellikle genç tüketiciler arasında güzellik ve sağlığa olan ilginin artması ile sonuçlandı. Cilt ve vücut bakımını genel sağlıklarının vazgeçilmez unsurları olarak gören tüketicilerin taleplerinin karşılanmasında ise kozmetotekstil (kozmetik tekstil) ürünleri önemli bir rol oynayabilir.
Küresel iş bilgisi şirketi Textiles Intelligence’ın Performance Apparel Markets 70. sayısında ‘Kozmetotekstiller: Güzellik ve Sağlıklı Yaşam Giyime Hazır’ başlıklı rapora göre, Covid-19 salgını tüketicilerin giderek daha fazla güzellik ve sağlığa odaklanmasına neden oldu. Bu, kozmetotekstil ürünleri pazarını olumlu yönde etkileyerek sektörün geleceğine dair ortaya iyimser bir tablo çıkardı. Yayınlanan 49 sayfalık raporda, kozmetiğin faydalarını tekstilin işlevselliği ile birleştiren kozmetotekstil pazarı, ürünleri ve bunların işlevselliğine dair önemli bilgiler yer alıyor.
Kozmetotekstil ürünleri ile ilgili tüketicilerin kafası karışık
Gündelik giyim, çorap ve spor giyim dahil olmak üzere geniş bir yelpazede kullanılan kozmetotekstil ürünleri; kozmetik maddelerin, kokuların ve sağlığı geliştiren minerallerin cilde uygulanması için uygun bir yöntem sağlıyor. Mevcut kozmetotekstil ürünleri; silüeti inceltmek, cildi nemlendirmek, selülit görünümünü azaltmak ve kokuların kullanımıyla bir sağlık duygusu yaratmak için tasarlanmış ürünlerden oluşan geniş bir yelpaze sunuyor.
Geliştirilen yeni teknikler ile genel anlamda kozmetotekstil sektörü 2000’li yılların başından bu yana ilerleme gösteriyor. Kozmetotekstil ürünlerinin sağlık, güzellik ve zindelik pazarındaki diğer ürün kategorileriyle aynı başarıya ulaşmasını engelleyen bir dizi faktör bulunuyor. Pek çok tüketicinin kozmetotekstil ürünlerini nereden satın alacağı konusunda kafası karışıkken, geri kalanların ise neredeyse ürünlerden haberi bile olmuyor.
Büyük ticari başarılar elde eden şirketler sektöre umut ışığı veriyor
Textiles Intelligence’ın yayınladığı rapora göre, son yıllarda kozmetotekstil ürünlerinin geliştirilmesinde, deney yapan markaların çok azı bu tür ürünlerden anlamlı bir gelir elde etti. Bu nedenle şirketler, ürün geliştirme veya satış ve pazarlamaya daha fazla yatırım yapma taahhüdünde bulunmadı. Sonuç olarak, sahada faaliyet gösteren firma sayısı az iken, kozmetik işlevselliğe sahip giyim satışları ise kayda değer rakamlara ulaşamıyor.
Tüm bu olumsuz faktörlere rağmen, raporda yer alan önemli örnekler, kozmetotekstil şirketleri için gelecek hakkında iyimser bir bakış sunuyor. Buna göre, kozmetotekstil ürünleri alanında Fransa merkezli Lytess ve Skin’Up gibi yalnızca bu alana odaklanan, özel üretim ve Ar-Ge tesisleri kuran şirketler büyük ticari başarılar elde ediyor.
Doğal formülasyon kullanımı önem kazanıyor
Tüketicilerin sürdürülebilirlik konusunda giderek daha bilinçli hale gelmesi ve aktif olarak bitki bazlı ürün arayışı neticesinde doğal formülasyonların kullanımı da önem kazanıyor. Bu nedenle şirketler, sentetik formülasyonlardan ziyade doğal formülasyonlardan türetilen yüksek performanslı mikrokapsüllerin ve aktif maddelerin geliştirilmesine yönelik çok sayıda araştırma yürütüyor.
Kozmetotekstiller, farklı sentetik ve doğal maddeler kullanılarak; aşılama, mikrokapsülleme, kaplama, doping gibi farklı teknikler ile üretiliyor. Doğal kaynak olarak meyve özü, uçucu yağlar, bitki özleri, çiçek özleri ve hayvan özleri; sentetik kaynak olarak ise çinko oksit, demir oksit, etan, diol ve çinko nanopartiküller gibi bazı maddeler kullanılıyor.