Moda ve konfeksiyon endüstrisinde sürdürülebilir polyester iplik ve kumaş sunan We aRe SpinDye, 2016 yılında benzersiz ve son derece kaynak verimli bir boyama işlemini tanıtmıştı. Şirketin doğa dostu teknolojisi sayesinde tekstil ürünleri boyamasında kumaşın geleneksel su boyamasına kıyasla su tüketimi %75 ve kimyasal tüketimi ise %90’a varan oranda azaltılıyor. Bu Color Story ile birlikte, H&M’in premium koleksiyonlarından birine ikinci kez katılan We aRe SpinDye, bu yılın başlarında H&M Womenswear ve Arket ile de iş birliği yaptı. Koleksiyonun ise, 15 Nisan’dan itibaren seçili mağazalarda ve markanın web sayfasında satışa sunulması bekleniyor.
We aRe SpinDye’ın başlangıcında, moda endüstrisinde daha fazla firmanın tekstilleri boyarken ortaya çıkan olumsuz çevresel etkileri dikkat alması gerçeği yatıyor. Son olarak, H&M’in Color Story adlı en yeni İnovasyon Hikayeleri koleksiyonunun bir parçası olan bu teknoloji, üst düzey renk performansına ve uzun vadeli mükemmelliğe sahip kumaşlar sunuyor. Ayrıca sertifikalı ve tamamen şeffaf olan bu renklendirme işlemine kolaylıkla erişilebiliyor.
We aRe Spin Dye CEO’su Andreas Andrén, We aRe Spin Dye’ın tüm varlığını, boyama işleminin tekstil üretiminde ne kadar kaynak yoğun olduğunu vurgulamaya adadığını söyledi. Andrén; “Bu daha fazla ilgilenilmesi gereken küresel bir sorundur. Kaynak etkin boyama yöntemimizle harika kreasyonlar yaratmanın mümkün olduğunu gösteren yılların öncü ve cesur tasarımcılarıyla çalışmak olağanüstüydü. Boyanın ve sürecin artık göz ardı edilemeyeceğini vurgulamak istiyoruz” dedi.
Boyama, tek başına kaynakların %24’ünü tüketiyor
Andreas Andrén raporların, tek başına boyamanın bir giysinin tüm ömrü boyunca tüketilen kaynakların; hammaddeden, baştan sona üretime ve kullanıma, geri dönüşüme veya en kötü durumda atık depolama sahasına, neredeyse %24’ünü oluşturduğunun altını çizdi. Andrén sözlerini şöyle sürdürdü; “Sadece bir yılda, giyim endüstrisi kumaşları boyamak için 9 milyar metreküp su ve 168 milyon ton işlem kimyasalı kullanıyor. Islak boyama kullanımının zararlı modelini terk etmeye; bunun yerine, tekstil dünyasına modern ve daha sürdürülebilir bir boyama yöntemi seçmeleri için ilham vererek örnek olmaya inanıyoruz. Elyaf yapılırken aynı anda elyafa renk pigmentleri ekleyerek ıslak boyamayı tamamen terk edebilirsiniz. Bu sayede hem su, kimyasallar hem de CO2 minimuma indirilebilir.”