Türkiye’nin ihracatta en katma değerli sektörleri arasında yer alan tekstil sektörü Ege Bölgesi’nde sürdürülebilir ihracatın artması için çalışmalarını hızlandırdı. Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (ETHİB) tarafından ‘Tekstil Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi’ URGE projesi, 18 üye firmanın sürdürülebilirlik teması kapsamında kapasitelerini geliştirebilmek için Ticaret Bakanlığı desteğiyle yürütülüyor.
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Eskinazi, Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği tarafından 2021 yılında başlattıkları ‘Tekstil Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi’ URGE projesini 2024 yılında tamamlamayı planladıklarını aktardı. 18 üye firmanın sürdürülebilirlik teması kapsamında faaliyetlerini geliştirebilmek amacıyla Ticaret Bakanlığının desteğiyle yürütülen projelerde, farklı konularda danışmanlık hizmeti verildiğini dile getiren Eskinazi sözlerini şöyle sürdürdü:
“Enerji verimliliği danışmanlığı 6 firma ile, İklim Değişikliği ile Mücadele/ ISO 14064 Kurumsal Karbon Ayak İzi Yönetimi Danışmanlığı 9 firma ile ISO 14001 Çevre Yönetimi Danışmanlığı ise 5 firmamızın katılımı ile yürütüldü ve tamamlandı. URGE Projemiz kapsamında, 4. Danışmanlık hizmeti olan LCA (Life Cycle Assessment- Ürün Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi) Danışmanlığı hizmeti 8 firmanın katılımıyla ve 7 ay sürecek şekilde 2 Ekim 2023 tarihinde başlatıldı. Proje katılımcısı firmalarda LCA danışmanlık faaliyeti çerçevesinde ISO 14040 ve ISO 14044 standardına uygun ürünler için Beşikten Mezara LCA-Ürün Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi çalışması yapılması amaçlanıyor ve ürün kompozisyonunda LCA senaryosu uygulanarak kıyaslama yapılması, hesaplanması ve raporlaması hedefleniyor.”
Tekstil sektörünün sürdürülebilirlik ajandası yoğun
Kurumsal Karbon Ayak izi danışmanlık hizmetinin düşük ya da sıfır karbon stratejisi belirlemenin ilk adımı olarak katılımcı firmalara verildiğini aktaran Jak Eskinazi; “Sonraki bir adım olarak firmalarımızın müşterilerinden gelen talep ve ihtiyaç analizi sonuç raporumuza bağlı olarak LCA danışmanlık hizmeti veriliyor. Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında oluşacak gelişmelere ve firmalarımızın diğer pazarlarda yaşanan sürdürülebilirlik ile ilgili uygulamalara ve gelişmelere hazırlıklı olabilmelerini amaçlıyoruz” dedi.
Eskinazi geçtiğimiz günlerde geri dönüşüm konusunda iyi bir kümelenme örneği olan ve döngüsel ekonomiye yaptığı yatırımlarla öne çıkan üye firmalarının yoğun olduğu Uşak’ta bir dizi firma ziyaretlerini Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu üyeleri ve sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi. Eskinazi ayrıca önümüzdeki dönemde Türkiye’nin de üyesi bulunduğu Uluslararası Pamuk İstişare Komitesi’nin (ICAC) 2-5 Aralık 2023 tarihlerinde düzenlenecek ve sürdürülebilirlik konusuna ilişkin oturumların da yer alacağı 2023 yılına ilişkin Genel Kurul toplantısına yönetim kurulu düzeyinde katılım sağlayacaklarını açıkladı.
“Önümüzdeki altı yıl iklim mücadelesinde kritik”
Küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 1,5°C üzerinde sınırlamak için küresel yenilenebilir enerji kurulu kapasitesinin 2030 yılına kadar üç katına çıkması gerektiğini hatırlatan Jak Eskinazi sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu, önümüzdeki altı yılı iklim mücadelesinde kritik hale getiriyor. Büyük ekonomiler arasında sadece Çin 2030 yenilenebilir enerji hedefine ulaşma yolunda ilerleyen tek ülke olarak öne çıkıyor. Paris Anlaşması’na taraf olan ABD, Avrupa Birliği, Çin, Hindistan ve Birleşik Krallık gibi büyük elektrik tüketicileri de dahil olmak üzere birçok ülke 2030 yılına kadar güneş ve rüzgar enerjisi üretim kapasitelerini artırmak için iddialı hedefler belirlemişti. Yeşil Mutabakat ile bu iddialar daha da derinleşti. Ancak veriler birçoğunun bu hedeflere ulaşmalarını sağlayacak gerekli yıllık kapasite eklemelerine ayak uydurmakta zorlandığını gösteriyor.”