UV baskı serisi Océ Arizona ve diğer çözümleriyle FESPA Eurasia’da yer alan Canon Eurasia, sunduğu konseptle de ilgi odağı oldu.
FESPA Eurasia 2016 fuarına yine farklı ve yaratıcı bir stand tasarımıyla katılan Canon Eurasia fuar boyunca ziyaretçilerin uğrak noktalarından birine dönüştü. ‘come and see’ sloganı ile ziyaretçileri standındaki özel sergi alanına ve çözümlerini görmeye davet eden firma, ofis ve endüstriyel tip, renkli ve siyah-beyaz yazıcılarını sergiledi. Sergilenen Océ Arizona Serisi içinde özellikle Océ Arizone 1260 GT düz yatak (flatbed) UV yazıcısı hem esnek hem de sert ortam uygulamalarında fotoğrafa yakın görüntü kalitesi ve gelişmiş çok yönlülüğü ile beğeni kazandı.
FESPA Eurasia 2016 fuarına hedef odaklı hazırlandıklarını, bu nedenle fuara spesifik ürünlerle katıldıklarını söyleyen Mas-Deha Profesyonel Sistemler Ürün Müdürü Yavuz Deniz, hem sergiledikleri ürünlerin hem de konseptlerin ziyaretçiler tarafından beğenildiğinin altını çizdi. Deniz; “Canon olarak hedef müşterilerimizle buluşma ve onlarla iş oluşturma bağlamında başarılı bir fuar yaşadık ve beklentilerimizi aşan bu sonuç bizi mutlu etti” dedi.
Canon’un zengin ürün portföyünün fuar standına yansıdığını belirten Deniz, baskı sektöründe yer alan bütün profesyonellere seslenen çözümleri bulunduğunu hatırlattı. Deniz, renkli dijital tabaka baskıda C8000 –C10000 serilerinin yanı sıra, Océ Arizona serisinden 2 adet iç mekan için geniş format UV yazıcının öne çıktığını açıkladı. Yavuz Deniz sergiledikleri Océ Arizona serisi ile hem sektörde hem de fuarda çok olumlu geri bildirimler aldıklarını kaydetti.
Kaliteden Taviz Verilmiyor
Zengin bir UV baskı portföyüne sahip olan Océ Arizona serisinde kaliteden asla taviz verilmediğinin altını çizen Yavuz Deniz; “Piyasada büyüklü küçüklü, markalı markasız birçok UV baskı makinesi bulunuyor. Océ Arizona serisi dünya genelinde 5 binin üzerinde satarak kendisini UV baskı pazarında kanıtladı. Seri içinde saatte 18m2’den 155m2’ye baskı yapabilen ürünler bulunuyor. Océ Arizona serisi dahil olmak üzere Canon’un bütün ürün portföyünde hız ve verimlilik açısından bir sınıflandırma söz konusudur. Hız ne kadar artarsa artsın kalite düşmez. Kalite açısından bütün ürünlerde aynı değer korunur” dedi.
Dijital baskıda baskı kafa teknolojisinin önemli olduğunu söyleyen Deniz, Océ Arizona serisinde 10 yıldır aynı baskı kafası markası ile çalıştıklarını aktardı. Deniz sözlerine şöyle devam etti; “Elbette makinelerimiz sürekli güncelleniyor ve geliştiriliyor. Müşterilerin ve pazarın talebi doğrultusunda modellerimizde küçük teknolojik dokunuşlar onları daha esnek, verimli ve cazip hale getiriyor. Aynı baskı kafası markasının 3. nesil modelleri şu anda makinelerimizde yüklü. Seri aynı kalsa bile modeller sürekli geliştiriliyor.”
Pazar 2016’da Genel Olarak Zayıftı
Dijital baskı sektörünün duruma dair tespitlerde bulunan Yavuz Deniz, 2016 yılının genel olarak bütün sektörlerde beklentileri karşılamayan, bir önceki yılın da altında kalan bir yıl olduğunu söyledi. Bu süreçte gerek yılın ilk döneminde başlayan terör olaylarının ve daha sonrasındaki 15 Temmuz darbe girişiminin olumsuz etkileri olduğunun altını çizen Deniz; “İnsanların iş yapma konsantrasyonları bozuldu. Satış yapmanın ve ticaretin önüne geçen kaygılar öne çıktı. Bu nedenle yatırımcılar da kendisini geriye çekti. Artık insanlar 2016’ya dönüp bakmak yerine 2017 nasıl olur diye endişelerini dile getirmeye başladı.” şeklinde konuştu.
Sektördeki bu olumsuz tabloya karşın bir Canon Eurasia Şirketi Mas-Deha’nın hedeflerini yakalama noktasında 2016’da başarılı bir sınav verdiğini ifade eden Deniz, 2017 yılına endişeli değil ama temkinli bakarak satışları arttırma yönünde çalışacaklarını dile getirdi.
Referans Olabilecek Müşterilere Makine Satmak İstiyoruz
Canon’un herkese ve her yere makine satma gibi bir kaygısı olmadığını savunan Yavuz Deniz, gerçekten makineyi kullanabilecek, onunla iş yapabilecek ve sonra da kendilerine referans olabilecek müşterileri tercih ettiklerini açıkladı. Deniz sözlerini şöyle bitirdi; “Bu nedenle Canon’un iş prensibi olan doğru makineyi doğru müşteriyle buluşturma ilkesini hep önde tutuyoruz.”