Rudolf Group, ITMA 2023’te tekstil endüstrisinde bilinçli kimya ve sorumlu uygulamalarla elde edilebilecek sürdürülebilir dönüşüm vizyonunu paylaştı. Şirketin şeffaflık odağını yansıtan açık tasarımlı standı, etkileşimi vurgulayarak erişilebilirlik mesajı verdi. Standın mesajı, formülasyonlardaki tehlikeli maddelerin azaltılması, güç güvenliğinin artırılması ve petrol gibi geleneksel hammaddelere alternatiflerin araştırılması etrafında şekillendi. RUDOLF HUB1922 Başkanı Alberto De Conti, çığır açan kimya çözümlerinden ve endüstriyi daha sürdürülebilir hale getirmek için sahip oldukları dönüşüm gücünden bahsetti.
Alberto De Conti, ITMA fuarlarının tüm tekstil endüstrisinde fikirlerin ve yeniliklerin kaynaştığı bir nokta olarak benzersiz rolünü vurgulayarak şunları söyledi: “ITMA’nın önemi, bir tekstil makineleri vitrini olmanın ötesinde, kimya şirketlerini ve tekstil alanının çeşitli yönlerini kapsıyor. Fuar, pandeminin neden olduğu aradan sonra yüz yüze etkileşimlerin yeniden canlanmasına işaret ediyor.” De Conti, ziyaretçiler arasında Güneydoğu Asya, İtalya ve Türkiye’nin öne çıktığını belirtti ve şunları söyledi: “Çinli ziyaretçilerin yokluğuna rağmen Güneydoğu Asya’nın güçlü temsili ve Türkiye’nin kayda değer katılımı dikkat çekiyor. Türk profesyonellerle yapılan sohbetler hem niş hem de yetkin kitle pazarlarına doğru bir hareketin göstergesi olarak ileri düzeyde bilgi birikimi sergiliyor.”
Rudolf tekstilde sürdürülebilirlik için kimyasalın önemini vurguluyor
Tekstil sektörünün kimya sektörüne yönelik algısına değinen Alberto De Conti, kimyanın karşı karşıya olduğu imaj sorununa dikkat çekti. De Conti şunları söyledi: “Kimyanın rolü ve doğru kullanımına ilişkin eğitim ihtiyacı vurgulanmaktadır. Rudolf Group, kimyanın sorumlu bir şekilde uygulanmasına odaklanarak örnek olmayı ve böylece sürdürülebilirlik hedeflerine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Çabamız, kullanıcıları kimyayı doğru şekilde kullanma konusunda eğiterek sürdürülebilirliği teşvik etmektir.”
Önemli ürün inovasyonlarında kaynaklara yönelik dönüştürücü yaklaşımlarından bahseden De Conti, biyolojik atıklardan yararlanarak kimyasalları daha sürdürülebilir bir şekilde ürettiklerini belirtti. De Conti sözlerine şunları ekledi: “Çeşitli çözümler arasında yeni bir denim teknolojisi öne çıkıyor: Rucolase DWS. Bu yenilik, gıda atıklarından elde edilen organik tozu kullanarak su olmadan aşınma sağlıyor.”
“Rucolase DWS denim endüstrisinde devrim yaratıyor”
“Denim endüstrisinin kötü şöhretli çevresel etkisi Rudolf Group’un tekliflerini ön plana çıkarıyor” diyen Alberto De Conti, taş yıkama sürecinde su ihtiyacını ortadan kaldıran devrim niteliğindeki bir çözüm olan Rucolase DWS’yi tanıttı. Bu yeniliğin denim sektörünü dönüştürmeye aday olduğunu, sadece verimlilik değil aynı zamanda çevresel etkide de önemli bir azalma sağladığını ve bunun kirletici bir sektörden yenilikçi bir sektöre önemli bir geçişe işaret ettiğini vurguladı.
Türkiye sektörün geleceğini şekillendirmede eşsiz bir konuma sahip
De Conti, Rudolf Group’un sürdürülebilirliğe yönelik adımlarının ürün geliştirme ve üretimine kadar uzandığını belirterek, oyunun kurallarını değiştiren Rucolase DWS’nin Türkiye’de üretildiğini ve ülkenin sürdürülebilir çözümlere öncülük etmedeki önemli rolüne işaret ettiğini söyledi. Türkiye’nin tekstil endüstrisi geliştikçe ve modernleştikçe, bu gelişmeleri kucaklamak ve sektörün geleceğini şekillendirmek için benzersiz bir konuma sahip olduğunu da sözlerine ekledi.
Türkiye’nin tekstil geçmişine ve önemli Avrupa pazarlarına coğrafi yakınlığına değinen De Conti, ülkenin mevcut endüstri dinamiklerinden yararlanma potansiyelini gördüklerini söyledi. Pakistan ve Bangladeş gibi pazarlarda dalgalanmalar yaşanırken, Türkiye’nin bu anı yakalama şansına sahip olduğunu ve küresel sahnede daha önemli bir rol oynamak için bilgi ve yetkinliğini kullanabileceğini belirtti.
Rudolf, fuarın ikinci gününde Milano’daki yerinde gazetecileri ve müşterilerini ağırladı ve çözümlerini ilgi çekici bir şekilde sergiledi. İlk olarak, belirli bir odada, giysilerdeki kimyasal teknoloji, bir stand üzerine yerleştirilerek duvardaki görüntüler aracılığıyla gözlemlendi. Davetliler ayrıca ikinci katta özel olarak tasarlanmış bir alanda Rudolf’un kimyasallarını içeren kıyafetleri inceleyebildi. Kokteylin ardından gece, kıyafetlerin dönüşüm hikayesini anlatan koreografili büyüleyici bir defile ile sona erdi.