Tekstil siparişleri coronavirüs nedeniyle Türkiye’ye kayıyor. Aralık ayında Çin’in Wuan kentinde başlayan ve hızla yayılan Coronavirüs salgını nedeniyle küresel pazarlarda ciddi değişimler yaşanabilir. Küresel tekstil endüstrisinin en büyük üretim gücü Çin’den tedarik sağlayan birçok marka ve perakende firması, coronavirüs nedeniyle tedarik sürecini yeniden şekillendirdi. Coronavirüs endişesi Çin’in yanı sıra bölge ülkeleri Pakistan ve Bangladeş gibi önemli tekstil üreticisi ülkeleri de etkilemiş bulunuyor. Satın alma ofisleri Çin’e seyahat etmez iken, Çin’deki birçok firmada üretim durma noktasına geldi. Dolayısıyla, salgın hem Çin ekonomisini hem de küresel tedarik zincirini ciddi şekilde etkiledi. Koleksiyon bazlı ve kesintisiz ürün akışının gerektiği tekstil ve hazırgiyim sektörleri bu süreçten ilk etkilenen sektörlerin başında geliyor.
Bu nedenle özellikle Avrupa pazarlarına yakınlığı, hızlı teslimat ve esnek üretim özellikleriyle Türkiye alternatif üreticiler arasında öne çıkıyor. Reuters’in aktardığına habere göre, hazır giyim sektöründeki yetkililer 2 milyar dolarlık ek sipariş almayı bekliyor. Polonyalı hazırgiyim perakende markası LPP, Çin’deki üretim gecikmesinin devam etmesi halinde yedek plan olarak Türkiye, Bangladeş ve Vietnam’dan tedarik sağlamak için görüşmelere başladı.
Tekstil siparişleri coronavirüs nedeniyle Türkiye’ye kayıyor: rota Türkiye’ye döndü
Reuters’e bir açıklamada bulunan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Hadi Karasu, satın alma yöneticileri ve tasarımcıların coronavirüs endişeleri ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle Çin’e gidemediğini söyledi. Karasu bu nedenle, birçok tanınmış markanın yeni sezon ürünlerinin üretimi için Türkiye’yle görüşmelere başladığını açıkladı.
Çin’deki üretim maliyetlerinin arttığına dikkati çeken Karasu, Türk lirasının son iki yıldaki %36’lık değer kaybının da satın almacılar için Türkiye’yi cazip kıldığını söyledi. Karasu; “Bazı Avrupalı firmalar Çin ve Türkiye arasındaki üretim maliyetleri aynı seviyeye geldikçe zaten siparişlerini buraya kaydırmayı düşünüyorlar. Çin’in halihazırda 170 milyar dolarlık hazırgiyim ihracatı var. Ancak hesaplarımıza göre, başlangıçta siparişlerin %1’i artık Türkiye’ye kaydırılacak. Bu da 2 milyar dolar olabilir” dedi.
Sektör yöneticileri ve uzmanlar, Avrupa’dan gelecek ek siparişler ve yeni talepler için Türk tekstil ve hazırgiyim sektörünün yeterli kapasiteye ve güce sahip olduğunun altını çiziyor. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, yurtdışı hazırgiyim firmalarının Türkiye’den daha fazla fiyat almaya başladıklarını açıkladı. Salgının etkilerinin 5-6 ay daha süreceğini düşündüğünü belirten Gültepe, Çin’den tedarikte büyük bir değişim olacağını ve Mayıs’tan sonra bunun görüleceğini kaydetti.
Dünyadaki her üç tekstilden biri Çin’de üretiliyor
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz ise Bloomberg TV’de yaptığı açıklamada Çin’in dünyanın en büyük tekstil ve hazırgiyim tedarikçisi olduğunu hatırlattı. Öksüz şunları söyledi; “Çin 233 milyar dolar ihracatıyla dünya piyasalarından %33 pay almakta. Yani bizim sektörümüz açısından, dünyada üretilen her 3 üründen biri Çin üretimidir. Diğer yandan, Türkiye olarak biz önemli bir tekstil ülkesiyiz. Bu anlamda Çin’e bağımlılığımız çok az. Türkiye büyük ölçüde tekstilde kendi üretimiyle kendine yeten ve hatta 15 milyar doların üzerinde net hazırgiyim ihracatı yapan bir ülkedir. Tekstil ve hazırgiyim toplam 26 milyar dolarlık ihracatımızın içerisinde ithalatımız sadece 10 milyar dolar civarındadır.”
Ahmet Öksüz Türk tekstil sektörünün kendi tedarik zinciri açısından Çin’deki sorundan çok fazla etkilenmeyeceğini, bazı hammaddeler için farklı tedarikçi ülkeler ile çalışılabildiğini belirtti. Öksüz diğer yandan, Avrupa pazarının tedariği için tekstil siparişleri Çin’den Türkiye’ye dönmeye başladı dedi.
Şubat ayında gerçekleşen Texworld Paris ve Premiere Vision Paris fuarlarına katıldıklarını ifade eden Öksüz, fuarlarda Çinli firmaların stantlarının boş kaldığını aktardı. Her iki fuarda da Türk tekstil firmalarına yoğun ilgi olduğunu belirten Öksüz; “Avrupa Birliği pazarında Çin’den sonra ikinci büyük tedarikçiyiz. Çin’le rekabette en güçlü olduğumuz pazar burası. Fuara katılan firmalarımız artan siparişleri olduğunu belirtiyor. Bu artış Türkiye’nin toplam ihracat artışı açısından da önemli. Çünkü biz rüştünü ispatlamış, Avrupa’da yer edinmiş bir sektörüz. Yeni tedarikler için ilk akla gelen ülke Türkiye oluyor. Bu fırsatı değerlendirme gücümüz var” dedi.
2019’da 17,7 milyar dolar hazırgiyim ihracatı yapıldı
Tekstil siparişleri açısından bakacak olursak Türk hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 2019 yılının tümünde ihracatını, bir önceki yıla göre %0,4 artışla 17,7 milyar dolara çıkardı. Böylece hazırgiyim ve konfeksiyonun Türkiye’nin toplam ihracatındaki payı %9,8 oldu. 2019 yılında sektörün en fazla ihracat yaptığı ülkeler Almanya, İspanya ve İngiltere oldu. Diğer öne çıkan ülkeler ise İngiltere, Hollanda, Fransa, Irak, ABD, İtalya, Danimarka ve İsrail oldu. İhracattaki ilk 10 pazarın toplam hazırgiyim ihracatındaki payı yaklaşık %68 oldu. Sektörün kapasite kullanım oranı ise %85,6 olarak tespit edildi.
https://www.textilegence.com/coronavirus-haberleri/